merhaba nasılsın ?
...
ben ?
ben...
iyi gibiyim, yani, iyiyim iyi. ama konuşmam lazım biraz. senle olması şart değil. ama müsaitsen seninle de konuşabilirim.
müsait misin ?
...
şeyyy...
hani bir kız geliyordu ya bana bir aralar.sana onu sevdiğimi felan söylemiştim, hatırladın mı ?
...
evet, evet o kız.
ben onu hiç sevmemişim biliyor musun ?
hani böyle insan boşlukta olur ya çırpınır, çırpınır... onu boşluktan kurtaracak ne olsa tutunmak ister. tutmak ister, onu boşluktan çekene kadar.
Boşluğuma gelmiş o.
beni boşluktan kurtarır sandım, yanılmışım.
ama biliyor musun iyiki de yanılmışım. ne kadar safmışım.
o ne boşluğumu doldurdu, ne de boşluğuma boşluk oldu.
önemsiz bir ayrıntı olarak kaldı, önemli ayrıntıların çok olduğu hayatımda.
18
şeyy…
senin yüzüne ne olmuş ?
...
işte bende onu soruyorum n’olmuş ?
...
evet o replik. güzel filmdi.
şaka bir yana, yaşlanmışsın sen.
alnındaki çizgilere baksana, saçındaki aklar, tek tük ama tek tük kalan saçında aklar.
Yaşlar geçtikçe yaşlandı insancık-lar...
19
aaa doktor,
merhaba neden geldin bu saatte buraya ?
...
bu mu ?
banyodan getirdim.
birisiyle konuşmam lazımdı.
bilirsin ben herkesle konuşmam öyle.
zaten kimse de konuşmayınca benle,
ben bana kaldım yine.
banyodaki aynayı seçtim benliğiminin yanına.
ama rahatladım be doktor. inan ki.
sayende replikler kısa kalsa da…
öz oldu derler ya hani.
az olanın önemini vurgulamak için.
öyle oldu bu da.
kusura bakmazsan doktor,
gitmem lazım,
geldiler…
21:31 / 7 Aralık 2009
CELAL YILDIZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder